Sevgili arkadaşım Lodos,
Bugünün tarihini bilmemekle beraber saatin öğle saatleri olduğundan eminim. Öyle olmasa apartmanın altındaki çocuklar top oynamaya çıkmamış olurlardı. Onlar hep bu saatte çıkarlar dışarı. Peki ya sen, Ne zaman çıkacaksın içerisine düştüğün acı verici durumdan ? Seni merak ediyorum. Sorunların üstesinden gelmek bazen sihirli güç gerektirebiliyor. Bunun icin üzülme ama ! Tanrı her zaman dua için bizi bekler.
Sakın beni örnek alıp , yolun ortasını kaya ile örtüp
gidişatını zorlaştırma . Ben ahmak bir kadınım. Belki de beni güçlü kılandır
ahmaklığım . Çünkü ben kaçmıyorum hiçbir şeyden.
Ha bu arada, geçen mektup da içtiğin bir çaydan bahsetmişsin. Vakit kaybetmeden mideme yuvarladım bile. Fakat sende de değisik rüyalar gördürtüyor mu ? Diye meraktayım. Son rüyalarım pek hayli mesaj içerikli geldi bana. Belki bir gün anlatırım sana son zamanlarda gördüğüm bir kaç rüyayı.
Yoksa eyvahlar olsun! Delirmis miyim ? Ve deliliğini bir çayın üstüne atacak kadar adi bir deli miyim ? Lütfen bana , bu yan etki olabilir de.
Sizin ülkede hava koşulları şuan nasıl ? Ben iki haftaya Napoli ' ye taşınmış olacağım. Yeni adresimi sana bildireceğim. Bu yüzden mektubunu telaşlı bir arkadaş gibi bekliyorum. Bu apartmandaki kötü kokulu kadınların posta kutusunu kurcalayıp mektuplarımı okumasına dayanamayabilirim.
Mektubunu bekliyor olacağım taşınmadan.
Sevgiler Venüs / Siena/ Italya 2017
Sevgili Venüs;
Mektubunu okudum. İçten duyguların için teşekkür ederim.
Sana bu satırları Karadeniz'in yosun kokulu bir sahilinden
yazıyorum.Özlemek beklemenin diyetidir. Tanışmak illaki yüzyüze olmak zorunda
değil. Evet hayatta küçük mucizeler ve tılsımlı anlar hep var. Tanışmamızı da
böyle değerlendiriyorum ve aynı duygu ve dualarla karşılaşacağımız günü
bekliyorum.
Arada dağlar, denizler olsada kalp kalbe karşıdır. Çünkü her ayrılık nihayetinde vuslata varır. Dostluk aşkı da, arkadaşlığı da kuşatır ve gönülden gönüle akarak sonsuzluğa varır. Bunu biliyorum ve bekliyorum seni.
Aydınlık gün olsun,
karanlık gece... Herşey olması gerektiği gibi işte
buralarda. Üşüyen içimde yanlızlık ve hüzünlerim var işte. Her acı dostun
sözüyle teselli bulur. Tavsiyelerin bana hayatı daha umutla karşılama azmi
veriyor gerçekten.
Sevgili Venüs; İnsanın kendisi bir rüyadır, Tanrının aynasında görülen. Rüyalar bu yüzden sonsuzluğa açılan kapılardır. Nedendir bilinmez Uzun zamandır pek rüya göremiyorum. En son rüyamda çiçekli bir dağ yamacında huzurla yürürken hatırlıyorum kendimi. Sanırım orası cennete giden yol olabilir. Ne dersin? Bende Senin rüyalarını da merak ediyorum doğrusu.Birgün anlatırsın..
Her içtiğim çayda dostların huzurlu sesini, ışıklı gülüşünü demlerim ben. Sende dostlarımdan birisin. Seninde çayı sevdiğini biliyorum. Çayın yan etkisi delilik midir bilmiyorum ama uzaktada olsa insanlara ayni muhabbet sozlerini söyletebilme gücü olduguna inanıyorum. Dünya dönerken ve insana dair herşey tükenirken keşke bir çay içimi kadar da olsa dostluklar hep sıcak kalsın istiyorum.
Şu sıralar Biraz kimsesiz ve çok kalabalığım Sevgili Venüs. Korkular ve kaygılar hep besliyor birbirlerini. Düştüğüm bu sessizlik kuyusunda günlerim ziyan olsada sabırla bekliyor ve dua ediyorum yine de. Bana öğrettiğin gibi yapıyorum yani. Herşeye rağmen günler aydınlık buralarda. Parlayan güneşin altında kalbime dolan sonsuz umutla yaşıyorum. Bana öğrettiğin şekilde umut ederek, umudu besleyerek. Mesafeler ve coğrafyalar umut atlasım oluyor böylece. Belki bu dünyada hiç görüşemeyebiliriz seninle. Sorun değil. Ölümle bitecek hayatta da hallice bir sonsuzluk var önümüzde. Dostluk için daha ne olsun
Bu dünya sonsuz sevginin ve muhabbetin sadece bir yansıması. Öyle inanıyorum ki olacaksa bir dostluk ve muhabbet içinde sonsuzluğu saklasın daima.
Aydınlık gün olsun, karanlık gece olsun. Çaylarımızı her daim demli olsun. Herşey olması gerektiği gibi olsun yani.
Dostluk olsun, Sonsuzluk olsun,
Dostluğumuz sonsuz olsun.
Sevgi ve selam ile...
Lodos/ 2017/Karadeniz'de Bir Sahil
Sevgili Lodos,
Sana güzel haberlerim var. Fakat bir tanesi kötü sanırım. Sence ilk olarak hangisini söylemeliyim? Ben düşündüm de mektubumun daha ilk satırlarında kötü şeylerden bahsedersem için karanlık bir odaya dönüşür. Bu yüzden güzellerden başlıyorum...
Artık gece lambası kırık olmayan ve adını bilmediğim böceklerin gezinmediği bir odam var. Napoli de ucuz ama temiz bir daireyi kiraladım. Üstelik bir iş bile buldum. Sabahları erken kalkıp ekmekçiye gideceğim. Öğleden sonraları ise gazete dağıtacağım. Çok yorulabilirsin dediğini duyar gibiyim fakat kendimi toparlayana kadar güçlü olmak zorundayım. Geceleri artık aydınlık odamda daha çok şiir yazabiliyor ama belli bir saatten sonra lambayı söndürüp küçük pencereme doğru başımı uzatıp, gecenin karanlığında Napoli de kendilerine hayat kurmuş insanları izliyorum. Bazıları çok komik biliyor musun? Şu palyaçoluk yapan bir grupdan bahsediyorum. Her gün aynı saatte buralardan geçiyorlar. Sonra yaşlı bir kadın var. Üzerindeki ceketin onu ısıtmadığından adım gibi eminim. Tahminime göre o bir Alzheimer hastası. Çünkü hep penceremin olduğu noktaya geliyor, orada bir süre şaşkın şaşkın binalara bakıyor hemen ardından iki genç erkek onu kolundan tutup götürüyor eve doğru. Bir de karşı binadaki sürekli sarhoş gezen genç bir adam var. Üzerindeki kıyafetler baya pahalı olsa gerek. Biliyor musun onu bir gün eve getirmiş olduğu kadınla çırılçıplak gördüm pencerenin önünde. Gülmekten az kalsın pencereden aşağı düşecektim. Benim izlemiş olduğumu fark etmeyecek kadar şehvetlilerdi. Geçen gün uyanamadım. Biraz geç gittiğim için o gün yemek vermediler. Tüm gün aç bir canavar gibi nasıl gezdim anlatamam. Şu bahsetmiş olduğun dostluk sanırım bu şehir de yok. O kadar yalnızım ki bazen kendimle bile konuşmuyorum. Bir gün yolun Napoli'ye düşerse sana penceremin önünde çay içireceğim. Ha bir de karadeniz nasıl bir yer? Ben hiç Türkiye'ye gelmedim. Babam ben küçükken hep anlatırdı. İstanbul da doğmuş benim babam, sonra annemle tanışmışlar İtalya da. Ben doğarken annem ikizim ile birlikte ölmüş. Keşke onlar yaşasaydı da ben ölseydim Lodos. Babam tam on beş yıl bana nefretle baktı. En sonunda anneme özlemi ve bana olan nefreti ile öldü. Bir ailenin katili gibi hissediyorum kendimi. Herkes benim yüzümden hayatından oldu. Neyse sende beni umarım bırakmazsın. Senin mektupların benim tek arkadaşım Lodos...
Kötü haberime gelince... Lodos bunu nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama sanıırım içimde yürüyen bir tırtıl var. Yavaş yavaş gezdiğini hissedebiliyorum. Kimliğim kayıp olduğu için bir hastaneye gidemedim. Ne yapmam gerektiğini inan bilmiyorum. Fakat sanırım içimdeki tırtıl bir bebek Lodos... Umarım bu doğru değildir. Çünkü hayatımı karartan yüzünü bile hatırlayamadığım o adamın bir parçasını taşımak ve dünyaya getirmek istemiyorum. Bana ne olur bir şeyler söyle Lodos ?
Adresim hemen altta yazıyor olacak ve sana buradan bir resim gönderiyorum.
Sevgiler Venüs... Napoli / 2017
VİA
UMBERTO / CAMOMİLLA
PALAZZO / 7 / NAPLES
Sevgili Venüs,
Mektubunu suskun bir akşamın yalnızlığında okudum. Satırlarındaki
kaygıyla beraber mutluluk haline inan çok imrendim. Her şeye rağmen böyle
neşeli ve hayat dolu olmayı nasıl başarabiliyorsun bilmiyor ama böyle olmayı
günün birinde bana da öğretmeni isteyebilirim senden.
Hayat hikayeni yazmışsın. Okuyunca gerçekten duygulandım. Ailen için Tanrıya dua ve iyi dileklerimi sunuyorum. Sana sabırlar diliyorum. İnsanın bütün ailesini kaybetmesi gerçekten dayanılmaz olmalı. Ve kendi ailemi hatırladım. Annemi, babamı ablamı ve ağabimi. Henüz hiç birisin acısını yaşamadım daha. Şu bir gerçek ki ölüm herkese uğruyor ve nihayetinde hepimiz bir gün öleceğiz. Sevdiğimiz insanları arkadaşları, dostları kaybedeceğiz. Her ölümün ardından ister istemez göz yaşı dökeceğiz ve üzüleceğiz Belkide sevdiklerimiz bütün tanıdıklarımız bizim ardımızdan ağlayacak ve yas tutacaklar. İnsanın sevdiklerinin ölümüyle sınanması hikmetli bir durum bana göre. Eğer ölüm olmasaydı bu hayattan bıkardık herhalde.
Napoli'de ev ve iş bulabildiğin ve bir düzen kurabildiğin için
buna çok sevindim. Ben senin kadar olamıyorum maalesef. Hayat düzeni
gerekli ve önemli insanlar için . Maalesef ben bu düzenden mahrumum. Sen
bana göre gayet olumlu ve ılımlısın yinede...
Yabancı bir şehide ve hiç tanımadığım insanların arasında yaşamak yinede hoş bir duygu olmalı. Sana imreniyorum. Belki bir gün -hayat bu belli olmaz - dünyaya, hayata ve insanlara baktığımız pencerelerimizin önünde karşılıklı çay içebiliriz. Hayat her zaman mucizelere dolu. Mutlaka hayaller ve dilekler günü geldiğinde gerçekleşirken. Buna yürekten inanıyorum.
Merak etme Venüs. Dostluğumuz daim olacak. "İnsan insanın aynasıdır." Bu söz kurduğum arkadaşlıklarda bana hep yol gösterdi ve ölçü oldu. Her gün yeni ve farklı insanlarla tanışırız. Ve tanıdığımız her insan ruhumuza ve duygularımıza kendi ilhamını katar. Böylece bütün ruhlar ve duygular birbirlerini beslerler ve zenginleşirler. Ben oldum olası sessiz ve Kendi halinde biriyim. Neden böyleyim bilmiyorum ama bu beni rahatsız ediyor. Kendimi yadırgıyorum . Vasat ve sıradan olmak istemiyorum. Münzeviliğimle bu dünyadan göçmek istemiyorum. Sen hayat dolu, çılgın ve uçarı birisin. En azından öyle olduğunu düşünüyorum. Bende olmasını istediğim bütün özellikler var sende. Ve senin Aynana baktığımda kendi eksikliklerini görüyorum Venüs. Bunun için sana teşekkür ediyorum. Aslında normal olan sensin. Kendi yalnızlığında karamsarlığa ve umutsuzluğa gömülen bir insan normal olabilir mi. Sanmıyorum.
Ben senden daha yalnızım buralarda Venüs. Ne konuşacak bir arkadaş ne de derdimi anlatacağım bir dostum var. Sadece günaşırı suskunluklarım var. Ve birde sen varsın . Sana yazıyorum ne varsa içimde.. şuan eğitimim dolayısıyla burada bulunuyorum. Bu biraz zorlayıcı ve kısıtlayıcı bir durum benim için. Karadeniz'e alışamadım. Ama sanırım o bana alıştı . Burada günün her saati gökyüzünde gri bulutlar var. Tıpkı içimdeki karamsarlıklar gibi.
Ama senin sayende bu gri karamsarlık bulutları bir parça olsa da
dağıtabiliyorum. Ve sana baktıkça hayata karşı her şeye rağmen ümitle
yaşama hevesiyle doluyorum.
Mektubunda zor durumda olduğunu öğrendiğimde çok üzüldüm. Gerçekten bu olayı nasıl halledeceğini inan bende bilemiyorum. Senin sonradan pişman olacağın bir karar almanı istemem. Ama yinede kendi düşüncemi sana söyleyeceğim. Anladığım kadarıyla istemediğin bir ilişki yaşamış ve şimdi bunun sonuçlarında kurtulmak istiyorsun. Belki bunun için orada tanıdığın insanlardan hastane veya özel klinik için yardım alabilirsin Senin vuran önce bu sıkıntılı durumdan kurtulmanı diliyorum Venüs. İnsan en çaresiz olduğu anlarda bile bir çözüm yolu çıkar mutlaka. Hayatta her şeyin biz insanlar için olduğunu unutma Venüs. Ve insanı bütün zorluklar karşısında ayakta tutan inanç ve irade Allah'ın biz insanlara bağışladığı lütuflarıdır .
Seninle tanıştığım için kendimi şanslı bir insan olarak görüyorum. Dualarım daima seninle Venüs. Tekrar görüşüne kadar hoşça kal.
Selam ve sevgilerimle
Lodos, 2017, Ordu, Sahil.
SEVGİLİ LODOS,
Bir süredir eve gidemediğim için mektubuna karşılık veremedim. Kaç gün öncesiydi anımsayamıyorum ama akşam saatleriydi... Gazete satıyordum yine aynı caddede. Ben ne olduğunu anlayamadan iki İtalyan polis kollarımdan tutup zorla çekiştirmeye başladılar. Çırpınışlarım ile bayılmış olmalıyım. Gözlerimi açtığım da bir başka polis gözlerini bana dikmiş kendime gelmemi bekliyordu. Kimliğimin olmaması yüzünden beni içeri atacak değillerdi ya! Ben endişeli endişeli bunları düşünürken, beklenmeyen yerden geldi soru. "Bu gazeteyi çıkaranların iş birlikçisi misin yoksa aldığın üç kuruşun peşinde misin?"
Ekmekçi de karşıma çıkan kadının, gazetelerini dağıtmam konusunda iş teklif ettiğinde aklıma yasa dışı bir şey nasıl gelmedi? Aklım almıyor Lodos. Verdikleri üç kuruşa o kadar muhtaçtım ki gazeteyi açıp okumak bile aklıma gelmedi. Üstelik ekmekçiden çıktığımda çok yorgun oluyordum. Neyse ki benim bir aptal olduğumu anlayıp fazla zorlamadılar. Sonrasında ise beni hastaneye götürmek istediler. İşte şimdi yakalanmıştım. Kimlik konusunda bin bir türlü itirazlar edip durumumu anlattıktan sonra yeni kimlik çıkarttırmam için uyarılarını yapıp beni orada öylece bıraktılar.
Talihsizliğim devleşirken, hastaneden bir an önce kendimi uzaklaştırıp eve döndüm. Artık ekmekçiye de gidemem Lodos. Ya bana zarar vermeye kalkarlarsa, çok korkuyorum. Keşke sen yanımda olsan. Babam çok güçlü bir adamdı. Belki de sizin oraların havasından kaynaklıdır erkekteki dik ve güçlü duruş. Burada insanlar modern olmanın ötesine çıkıp kendini bilmez bir halde yaşıyorlar. Kimsenin kimseyi koruyacak gücü yokmuş gibi herkes kabuğuna sinmiş. Acın varsa yalnız, sahte mutluluğun ve limitin çoksa kalabalıksın.
Eğitimlerin ne şekilde ilerliyor? Merak ettim. Seni yoruyor olsa da emin ol insanın ruh yorgunluğu en beteri. Hem eğitimlerin bitince birçok kapı sana açılabilir. Benimse yüzüme kapanıyor... Yalnız bir kadın olmak gerçekten çok zor. Acımasızlığını ise geçen ay buraya gelmeden hemen önce gördüm. Ne yazık ki talihsiz bir birliktelik yaşamadım Lodos. Sana bir gün olayın nasıl geliştiğini anlatırım ama şimdi bunu anlatamayacak kadar çok korkuyorum tırtılımdan.
Orada gri bulutlar altında uzun yürüyüşler yapıp, birbirimizle ilgili sohbetler yapabilirdik. Dostluğun gıdası gibi sözcükler. İnsan anlaşıldığını anladığında daha çok anlatmak istiyor. Sen çok iyi bir dostsun Lodos... Mektuplarına cevap vermeyi her ne olursa olsun ihmal etmeyeceğim. Neden bilmem ama seni özlemeye başladım görmeden...
Sevgiler Venüs... 2017/ Napoli
Merhaba Sevgili Venüs,
İnsan dünyanın neresinde olursa olsun mutlaka sorunlarla
karşılaşabiliyor. İtalya'da yaşadığın ve çektiğim sıkıntılar umarım en kısa
sürede son bulur. Yabancı bir coğrafyada güçlü bir şekilde üstelik bir kadın
olarak ayakta kalmanı taktir ediyorum. Kendimi seni yerinde düşünemedim. Ben
açıkçası bu kadar sorun yaşasam pes ederdim. Galiba bu dünyada her insan
yaşaması gereken şeyleri yaşıyor. Bir yandan da böyle düşünüyorum. Yani her
insan kaldırabilecek kadar zorluklarla sınanıyor.
Friedrich Nietzsche'nin bir sözü geldi aklıma: "Beni öldürmeyen şey güçlendirir" Sanırım böyleydi.Nihilizmin kurucusu Nietzsche hayatın değerini ve anlamını ifade eden bir söz. Bir yönüyle çelişki gibi. İnsan dünyada her zaman mutlu ve sorunsuz bir hayat yaşayamıyor. Mutlaka karşımıza çözmemiz gereken sorunlar ve aşmamış gereken engeller çıkıyor. İnsan böyle olgunlaşıyor. Eğer yaşadığımız sıkıntılar ve zorluklar olmasaydı hayatın değerini yeteri kadar anlayamazdık.Bu arada güçlü olmanın cinsiyet ve coğrafyalarla pek alakası olmadığına inanıyorum. Her insanın içinde yaşama azmi ve tutkusu var mutlaka. Böyle düşününce senin hayata bağlılığının daha çok olduğunu inanıyorum Venüs. En azından benden fazladır.
Ben varla yok arasındayım gibi şu sıralar. Hiçbir şey olmuyor sanki hayatımda. Daha öncede söylemiştim. Hala tek başımayım. Gerçek manada ne bir dost ne de bir arkadaş var çevremde. Aslında herkes kendi derdiyle meşgul oluyor Venüs. Kimsenin kimseye ayıracak vaktim yok gibi. Sadece oradaki insanlar değil buradaki insanlarda değişti Venüs. Belki bizde herkesin gözünde herkes gibiyiz. Yani arkadaşlık ve dostluk alırken verebilmektir aynı zamanda. Bu yüzden insanları da kendimden farklı görmüyorum. Herkes gerçek dostluğu, arkadaşlığı ve aşkı arıyor ama çok az insan bulabiliyor aradıklarını.
Bende günün birinde seninle yüz yüze görüşmeyi ve saatler sürecek sohbetler yapmayı çok istiyorum Venüs. Eğer bu mümkün olursa sana henüz yazılmamış şiirlerden ve var olmayan film karakterlerinden bahsederdim büyük bir ihtimalle. Ben hayal dünyasında yaşayan bir hayalperestim. Hep Dünyanın etrafını dolaşan bir tren hayal etmişimdir mesela. Dünya üzerindeki her kıtaya, her ülkeye ve her şehre uğrayan hatta aya dahi seferi olan bir tren. Ve hayatım boyunca hep o trende yaşamayı isterdim... İşte ben böyleyim Sevgili Venüs Hayallerinde galaksileri fetheden fakat gerçekte kendi hayatına dahi çeki düzen veremeyen hiç olmayacak hayallerin peşinden giden bir hayalperest işte. Ama her şeye rağmen insan hayatta iyimser olmalı . Ve hayal kurmayı unutmamalı. Ve bütün sorunlara rağmen mutlu olmanın yollarını arayıp bulmalı.
Zaman her yerde olduğu gibi buralarda hızlı geçiyor. Mevsimi belirsiz günlerde okul ve dersler, gündelik telaşlarla her şey bitiyor işte. Bana anlatacağın şeyleri merak ediyorum. Keşke bir araya gelme imkanımız olsaydı. Benimde anlatacaklarım var. Mektuplar maalesef yetmiyor Venüs. Bu sebepten bir gün mutlaka görüşeceğiz . Buna inanıyorum.
Ve o günün gelmesini dört gözle bekliyorum.
Tekrar görüşmek dileğiyle
Hoşça kal, mutlu kal Venüs
Lodos, Mayıs 2017, Turkey
YEŞİM TEKE & EMRAH KURT
Yorumlar
Yorum Gönder